z-logo
open-access-imgOpen Access
On The Fact And Perception Of Dreams In Ancient Near East In Light Of The Holy Books And The Mythological Sources
Author(s) -
H. Hande Duymuş Florioti
Publication year - 2013
Publication title -
turkish studies
Language(s) - English
Resource type - Journals
ISSN - 1308-2140
DOI - 10.7827/turkishstudies.4073
Subject(s) - mythology , perception , middle east , history , art , archaeology , philosophy , classics , epistemology
In all of the Ancient Near East civilization written sources, the factof a dream was perceived, as the omen and connection means betweenhuman and gods by this socities. It had the same meaning in The HolyBooks and the Ancient Near East mythological sources. Hittitecivilization that established strong and an important state in CentralAnatolia, were influenced by the Ancient Mesopotamian civilizationsabout dream’s meaning and perception. It was understood that dreamswere accepted as the omen means. Because it could be quidedregarding the future. Ancient civilizations tried to find some clues aboutthe future from their gods in their dreams. When they saw bad dreams,they communly accepted it as a bad future. We have the sameperception about this, nowadays.It is worth to state that the Ancient Near East civilizations’s peoplewho wondered the future and tried to get clues for it, firstly had apurification ritual and then they spent the night (slept) in temples orcities of the important cult centers. They expected to see the dreamabout their questions from gods at that night. Islam traditions has thesame practise and it is called “asking for divine guidance through adream”. Tarih boyunca hemen hemen her topluma ait yazılı kaynaktazikredilen rüya olgusu, Eski Yakındoğu toplumlarında, insanlarlatanrılar arasında bir iletişim ve kehanet vasıtası olarak algılanmıştır.Kutsal Kitaplar’da da yer alan ve anlam bulan bu yaklaşım, EskiYakındoğu1 toplumlarına ait yazılı kaynaklar arasında önem arz edenmitolojik anlatılarda da yer almaktadır. Nitekim, Eski Mezopotamyatoplumlarının rüyaya yüklediği anlam, daha sonraki dönemlerdeAnadolu’nun merkezinde güçlü bir devlet kurmuş olan Hititler’e degeçmiş, mitolojik ve destansı anlatılarda yer bulmuştur. Söz konusutoplumlarda rüyanın algılanışı ile ilgili olarak ortak payda, rüyalarıngeleceğe dair ipuçları içerdiği inancı ile bağlantılı olup önemli birkehanet vasıtası olarak kabul edilmiş olmasıdır. Gerçekten, insanlargördükleri rüyalarda, ilahî bir mesaj aramışlar ve geleceğe dairkehanette bulunmuşlardır. Görülen kötü bir rüya ise, kötü bir geleceğinhabercisi olarak algılanmış ve yorumlanmıştır. Bu durum, günümüzdede birçok kültür ve inanışta yer alarak, kültürel bir süreklilik olarakdevam etmektedir.Eski Yakındoğu toplumlarında geleceğe dair önemli bir hususumerak eden ve bu yönde bir ipucu elde etmek isteyen insanlar, birarınma ritüelinin ardından tapınaklarda ya da önemli kültmerkezlerinin bulunduğu şehirlerde geceleyerek (uykuya yatarak) o gecegördükleri rüyalarda akıllarındaki soru ile ilgili olarak ilahî bir mesaj,bir işaret beklemişlerdir. Bu uygulama, İslam geleneğinde var olan“istihareye yatma” uygulamasını hatırlatmaktadır

The content you want is available to Zendy users.

Already have an account? Click here to sign in.
Having issues? You can contact us here