
The First Translation of Tûtî-Nâme Which Was Written in 1538
Author(s) -
İbrahim Sona
Publication year - 2012
Publication title -
turkish studies
Language(s) - English
Resource type - Journals
ISSN - 1308-2140
DOI - 10.7827/turkishstudies.3658
Subject(s) - translation (biology) , linguistics , mathematics , history , arithmetic , natural language processing , computer science , philosophy , biology , genetics , messenger rna , gene
The Ottoman Empire started to regress in the 18th century. The Ottoman Empire felt behind the western states in this century. However we cannot say the same thing for culture and literary life. The evolution of literature wasn’t change in this century. The influence of Iran on literary life decreased. A notable example of poets in this century was Ismail Hikmeti. He lived in Edirne and became successor of Ahmed Saki who died in 1741. He wrote his great work Divan and named Tuhfe-i Na-dide. The poet was influenced Ibrahim Sahidi’s Tuhfe. It wasgiven meaning of various Persian word in this Divan. We know there arefour copies of İsmail Hikmeti’s Divan. One of these copies is PrincetonUniversity Library in USA, one of these copies Yapı Kredi Sermet CifterResearching Library, one of these copies is in Istanbul MetropolitanMunicipality Ataturk Library Osman Ergin Manuscripts Departmentand one of these copies is in Suleymaniye Library, Lodge of Ussaki.There are 645 poems in the book consisting of dibace, 131 kaside, 430gazel, 38 murabba, 11 muhammes, 10 museddes, 6 musemmen, 2muasser, 3 kıta, 3 mathnawis, 11 mufred. Religion and sufism coversignificant part in his Divan. The term words and explanations ofsufism are used in his Divan. The poet occasionally wrote human lovein his poetries.He passed away in 1773 in Edirne. In this article, we aim toanalyze his literary pieces and introduce him to literary world. 18. yüzyılda Osmanlı Devleti eski gücünü kaybetmeye başlamıştır. Bu yüzyılda Osmanlı Devleti’nin batılı devletlerden geri kaldığı ortaya çıkmış; ancak kültür ve edebiyat hayatı bu gerilemeden pek etkilenmemiştir. Bu asırda edebiyatın gelişiminde bir değişiklik olmamış, bunun yanında İran tesiri azalmıştır. Bu dönemdeki şairlerden birisi de İsmail Hikmetî’dir. Şair, Edirne’de yaşamıştır. M.1741 yılında Edirne’de vefat eden Ahmed Sâkî’nin halifesi olmuştur. İsmail Hikmetî’nin Divanı yanında Tuhfe-i Nâ-dîde isimli bir eseri vardır. Şair, Tuhfe-i Nâ-dîde isimli eserinde İbrahim Şâhidî’nin Tuhfe’sinden etkilenmiştir. Bu eserde çeşitli Farsça kelimelerin anlamı verilmiştir. İsmail Hikmetî Divanı’nın bugünkü bilgimize göre dört nüshası vardır. Bu nüshalar Amerika Birleşik Devletleri Princeton Üniversitesi Kütüphanesi’nde, Yapı Kredi Sermet Çifter Araştırma Kütüphanesi’nde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı Osman Ergin Yazmaları bölümünde ve Süleymaniye Kütüphanesi Uşşaki Tekkesi bölümünde bulunmaktadır. Divanın ilk kısmında dibâce vardır. Eserde 131 kaside, 430 gazel, 38 murabba, 11 muhammes, 10 müseddes, 6 müsemmen, 2 muaşşer, 3 kıta, 3 mesnevi, 11 müfred olmak üzere 645 manzume vardır. Hikmetî Divanı’nda din ve tasavvuf önemli bir yer tutar. Divanda tasavvufa ait terimlere, kelimelere ve tamlamalara yer verilmiştir. Şair, şiirlerinde yer yer beşeri aşkı da işlemiştir. İsmail Hikmetî, 1773 yılında Edirne’de vefat etmiştir. Bu makalemizde İsmail Hikmetî’nin hakkındaki bilgileri değerlendirdikten sonra, onun eserlerinden yola çıkarak kendisini bilim dünyasına tanıtmaya çalışacağız