
Effects of covid-19 infection on thyroid functions
Author(s) -
Deniz Gezer,
Seval Müzeyyen ECİN>
Publication year - 2022
Publication title -
journal of medical biochemistry
Language(s) - Turkish
Resource type - Journals
SCImago Journal Rank - 0.681
H-Index - 17
eISSN - 1452-8258
pISSN - 1452-8266
DOI - 10.5937/jomb0-34934
Subject(s) - medicine , thyroid , pneumonia , hormone , endocrine system , covid-19 , clinical significance , thyroiditis , disease , thyroid function tests , retrospective cohort study , infectious disease (medical specialty)
Giriş: COVID-19, tiroid bezi ve hipotalamus-hipofiz-tiroid ekseninin yanı sıra birçok endokrin dokuyu etkileyebilir. COVİD-19 enfeksiyonunun bazı çalışmalarda tiroid hormonlarını baskıladığı, bazılarında ise subakut tiroidite neden olduğu gösterilmiş ve etkileri hala tam olarak bilinmemektedir. Çalışmamızın amacı, PCR + COVID-19 ile enfekte hastalarda tiroid fonksiyonlarını, klinik bulguları, biyokimyasal ve inflamatuar belirteçleri retrospektif olarak değerlendirmek; ve anormal tiroid fonksiyon testleri (TFT) ile klinik ve laboratuvar bulguları arasındaki ilişkiyi ve potansiyel prognostik öneme sahip olup olmadığını değerlendirmektir.
Yöntemler: 1 Mart - 1 Nisan 2021 tarihleri arasında Mersin İl Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne COVID-19 enfeksiyonu nedeniyle başvuran 18 yaş ve üzeri, 201 hasta ve yatarak tedavi gören hastaların verileri geriye dönük olarak değerlendirildi.
Bulgular: Hafif, orta ve şiddetli pnömonisi olan 201 hastanın BT'de geniş TFT (TSH, T3, T4, anti-TPO) ve laboratuvar verileri geriye dönük olarak tarandı. Hastaların 121'i (%60,2) erkek, yaş ortalaması 51,9 ± 14,6 yıl ve 65 (%32,3) hastada en sık eşlik eden hastalık hipertansiyondu.
Tartışma: TFT'lerdeki bozulmanın hücre ve endotel hasarının göstergesi olan LDH ve D-dimer, hastanede kalış süresi, klinik şiddet ve mutant suşlara sahip olma ile ilişkili olduğu saptanmış ve düşük TSH'nin kullanılabileceği sonucuna varılmıştır. COVID-19 hastalarında prognostik bir gösterge olarak. Sağlıklı kontrol grupları, kantitatif RT-PCR testleri, histolojik ve patolojik korelasyonlar ve uzun süreli takip ile daha ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.