English (United Kingdom)

https://curated-unify.zendy.io/wp-json/zendy-region/v1/featured_content/oa?rat=en

https://curated-unify.zendy.io/wp-json/zendy-region/v1/highlighted_journal/

Global: Zendy Plus annual

Presents the access of premium content as premium feature

Premium Content

Presents the keyphrase highlighting as premium feature

Keyphrase Highlighting

Presents the summarisation as premium feature

Summarisation

Insights

Presents the pdf analysis as premium feature

PDF Analysis

Presents the zaia usage as premium feature

ZAIA

Global: Zendy Tools annual

Global: Zendy Free Plan

Global: Zendy Tools monthly

Global: Zendy Plus monthly

Inanc ve ahlâk nizami olarak bir milletin ve toplumun maddi ve manevi varligina ait ustun niteliklerini, degerlerini, fikir ve sanat hayatindaki calismalarini, ilim, teknik, sanayi alanlardaki gelismelerini ifade etmek uzere kullanilan medeniyet kavraminin kokeni Islâm dunyasinda hicrete kadar goturulebilir. Hicretle Yesrib sehrinin adi Medine seklinde degistirilmis ve burasi yeni bir sistemin, anlayisin merkezi olmustur. Daha sonraki yuzyillarda Ibn-i Haldun, Mukaddime 'sinde toplumlarin hayatini ifade ederken bu kavramdan bahseder. Bati’da ise on sekizinci yuzyilin ortalarinda kendi toplumlarinin teknik ve ekonomik anlamda gelismisligini ifade etmek uzere ilk defa Fransizca olarak “civilisation” kavrami kullanilir. Osmanli’da medeniyet kavrami ise, Bati’daki civilisation kavramina karsilik olarak ve Bati’nin teknik anlamda ustunlugunu ifade etmek uzere uretilir. Dolayisiyla Turk edebiyatinda on dokuzuncu yuzyilda en cok kullanilan kavramlardan birisi “medeniyet”tir. Bugune kadar bircok Turk fikir adami, aydini bu kavrami tanimlamaya calismis, onun uzerine fikir yurutmustur. Şuphesiz bu buyuk dusunurlerden birisi de son yarim asra damgasini vuran, sair ve fikir insani Sezai Karakoc’tur. Karakoc’a gore medeniyet temelde tektir ve bu mesale ilk insandan bugune kadar elden ele tasinarak gelmistir. O, vahiy temelli bu anlayisin hepsine birden “Hakikat medeniyeti” adini verir. Karakoc, fikri yazilarinda “hakikat medeniyeti”, “Islâm medeniyeti” ya da “insanligin medeniyeti” gibi kavramlari ilk insandan baslayarak son peygambere kadar takip eden silsilede olusan medeniyeti ifade etmek uzere kullanir. Onun medeniyet anlayisi, genelde siniflandirildigi gibi Dogu-Bati medeniyeti seklinde ikiye ayirmak yerine, ucuncu bir kategori olarak Islâm medeniyetini ayri bir baslik altinda ele almasidir. Bu tasnifiyle onun medeniyet kavramina yukledigi anlam oldukca farkli ve yenidir. Sezai Karakoc, Bati medeniyetini de Eski Yunan medeniyetinden baslatarak bir butun olarak kabul eder.  Eski Yunan’dan Roma’ya oradan Ronesans ve Reforma uzanan surecte Bati medeniyetinin gecirdigi evreleri farkli acilardan yorumlayan Karakoc, Bati medeniyeti uzerine yeni dikkatler sunar.  Bati’nin ozellikle son iki yuzyilda medeniyet goruntusu altinda Asyaliyi, Afrikaliyi kisaca kendinden olmayani kendisine donusturme hedefinin altinda yatan nedenleri acikliga kavusturmaya calisir. Bu makale cercevesinde sair ve mutefekkir Sezai Karakoc’un fikri yazilarinda en cok uzerinde durdugu kavramlardan birisi olan, genelde “medeniyet” ozelde ise Dogu ve Bati medeniyetleri kavramlariyla ilgili dusunceler uzerinde durulmustur.

Sezai Karakoç’un Fikrî Yazılarında Doğu ve Batı Medeniyeti Tasavvuru